Bu yazıyı yayınlamakta geciktim. Çünkü yaz aylarından önce fotoğraf makinesi alımları daha da artar. İnsanlar tatile çıkar, düğünler olur,.. Daha fazla seyahat edilir. Ne olursa olsun hayatımızın günden güne daha da içine girmiş fotoğraf makinelerini seçerken nelere dikkat etmeliyiz bir bakalım.
1- Fotoğraf makinesinin megapixel değerinin çok büyük olması o makinenin fotoğraf kalitesinin daha iyi olacağı anlamına gelmez. Megapixel fotoğrafın büyüklüğünü temsil etmektedir, aynı zamanda çekilmiş bir fotoğrafta bulunan pixel sayısının ifadesidir. Daha açıklayıcı ifade etmek gerekirse, fotoğraf pixel dediğimiz çok küçük kareciklerin bir araya gelmesiyle oluşuyor. Bir fotoğrafı herhangi bir görüntüleme programıyla büyüttüğümüzde fotoğrafın giderek kare kare bir bozulmaya uğradığını farkederiz. İşte bu pixellerin büyütülmesinden kaynaklanıyor. Bir fotoğrafın megapixel değeri ne kadar büyükse büyütüldüğünde kalitesi o kadar az bozulur.
Megapixelin işlevi bir aşamadan sonra kullanım alanına göre değişmektedir. Şöyle ki aynı fotoğraf karesi bir 7 megapixellik bir de 12 megapixellik makinelerle çekildiğinde 7 olanının 12 olanından tek farkı ebat olarak daha büyük olmasıdır. Fakat bu büyüklük eğer profesyonel fotoğrafçılıkla uğraşılmıyorsa gereksiz bir büyüklük olabilmektedir.
Bir fotoğrafı baskı almak için fotoğrafçıya götürdüğünüzde kaliteli bir fotoğraf baskısı için fotonun 3 megapixelde çekilmiş olması yeterlidir. Yani 2 megapixelde çekilmiş bir fotoğraf, standart boyuttaki bir kağıda tab edilince kalitesi, 3 megapixelde çekilmiş bir fotoğrafa göre düşük olabilmektedir. Fakat 5 megapixel ile çekilmiş bir fotoğraf, aynı standart boyuttaki bir kağıda tab edildiğinde ise yine 3 megapixellik ile tamamen aynı kalitede olmakta, daha kaliteli olmamaktadır. Bunun nedeni standart büyüklükteki kağıda yapılan baskıda maximum 3 megapixelin kullanılabiliyor olmasıdır.
O nedenle 3.2 den yüksek megapixel değerlerinde çekilen fotoğraflar, eğer çok büyük kağıtlara tab edilmeyecekse (standard büyüklükten daha büyük olan kağıtlara) ekstra hiçbir avantaj sağlamamaktadır. Bundan dolayı amatör kullanıcıların 3.2 megapixelden yukarı fotoğraf makinelerini tercih etmesi yok yere fazladan para ödemekle sonuçlanacaktır.
Tabii eğer standart olandan daha büyük fotoğraflar çekip bastırmak istiyorsanız 5 megapixel ve yukarısı makineler burada devreye giriyor ve alınabilir oluyor. Bu nedenle normal kullanıcıdan çok daha özel bir kesime hitap ediyor.
Bu noktada fotoğraf makinesini hangi amaçla kullanıcağınızı bilmeniz ve ona göre bir megapixel büyüklüğü belirlemeniz sizin için avantajlı olacaktır. Eğer normal bir kullanıcı olacak ve sanatsal fotoğraflarla uğraşmayacaksanız 3.2 megapixel çok iyi bir tercih olacaktır.
2- Dijital zoom ile optik zoom aynı işlevi görmez. Bir fotoğraf makinesi alacaksanız onun dijital zoomunun kaç x olduğundan ziyade optik zoomunun kaç x olduğuna dikkat edilmelidir. Bu elbette dijital zoom olmasın anlamına da gelmez.
Dijital zoomun tek yaptığı, görüntüleme programlarındaki büyütme etkisidir. Yani tam olarak yaptığı şey, makinenin arkasında bulunan LCD ekranda zoom yaparak çekilmiş olan resmi büyüterek ayrıntıları görmenizi sağlamaktır. Çünkü makinenin LCD ekranı çok küçüktür ve çekilmiş olan fotoğrafa tam ekran baktığınızda fotoğraf çok küçük görünmektedir. İşte dijital zoom burda devreye girmekte ve resmin belli bir noktasını daha büyük görebilmenize yardımcı olmaktadır. Bunun dışında hiçbir fonksiyonu yoktur. O nedenle digital zoom bilmem kaç X kandırmacasına düşmek hata olur.
Optik zoom ise belirli bir görüntünün fotoğrafını çekerken ona durduğunuz yerden yakınlaşıp uzaklaşarak kareyi istediğiniz ölçüde yakalamanızı sağlayan fonksiyondur. Bu fonksiyonun işlevi fotoğrafı çekmenize kadar olan sürede geçerlidir. Optik zoom ne kadar fazlaysa sizin için o kadar kullanışlı olacaktır. Bu nedenle fotoğraf kalitesine etkisi vardır ve önemlidir.
3- Bir fotoğraf makinesinin fotoğraf kalitesini belirleyen en önemli etmen, o makinenin kullandığı optik lensin kalitesidir. Düşünüldüğünün aksine bir makinenin fotoğraf kalitesini, megapixel değerinden ziyade o makinenin kullandığı optik lens belirlemektedir. Bu nedenle seçim yaparken ilk olarak optik lens olarak önde olan üreticileri tercih etmeniz avantajınızadır. Çünkü çoğu küçük firma çok yüksek özellikler ve nispeten düşük fiyatları ile size çekici görünmesine rağmen, kullandığı optik lensin düşük kalitede olmasıyla sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Birçok küçük marka, kasasının haricinde iç yapı olarak birbirinin aynısıdır. Çünkü bütün parçaları piyasadan toplamakta ve yalnızca dış gövdesinde küçük farklılıklara giderek satışa sunmaktadır. Buraya kadar bir sorun yok asıl sorun birbirleri ile fiyatsal rekabete girip bu parçaların kalitesini düşük tutmalarıdır. Tüm bu sebepler ışığında size optik lenslerini bizzat kendileri üreten veya iyi lensleriyle bilinen markaları tercih etmenizi önerebilirim. Lens üreticileri; Canon, Nikon, Sony, Olympus, Kodak, Fuji, Minolta, JVC markalarıdır.
4- Fotoğraf makinesi seçiminde flaş fonksyonuda önemlidir. Fotoğraf çekilirken flaş patladığında kuvvetli ışık insan gözünün içinde ve en arkasında bulunana kılcal damarlardan yansıyarak kırmızı bir renk verir. Bu durum fotoğraflara yansır ve kişinin gözü kırmızı çıkar. Bu durum ışık seviyesi yetersiz ortamlarda daha sık meydana gelmektedir. Bunun önüne geçmek için flaşında Red Eye Reduction özelliği olmalıdır. Bu özellik deklanşöre bastığınızda birinci ışıklamayı yapar, ardından ikinci ışıklamayla fotoğrafı çeker böylece göz kendini ışığa göre ayarlamış olur ve kırmızılığın önüne geçilmiş olur. Alacağınız makinede bu özelliğin olması sizi bu dertten kurtaracaktır.
5- Görüntü sensörü de fotoğraf kalitesini doğrudan etkiler. Mevcut iki adet sensör vardır: CMOS ve CCD sensörü. Bunlardan CMOS eski tip makinelerde kullanılan ve nispeten ucuz olan sensördür. Fakat bazı üst düzey fotoğraf makinelerinde (D-SLR) kullanılmaktadır. CCD ise yeni nesil makinelerde (Compact) sıklıkla kullanılır. CCD sensör kalite bakımından CMOS dan iyidir ve nispeten daha pahalıdır. CCD sensörlü makineleri seçmeniz fotoğraf kalitesi bakımından doğru olacaktır.
6- Deklanşör gecikmesi canınızı sıkabilir. Bir fotoğraf çekimi sırasında gülümsediniz ve poz verdiniz arkadaşınızda deklanşöre bastı. İşte bu basma işleminden fotoğrafın yakalanabilmesine kadar geçen süre deklanşör gecikmesidir. Bu gecikme ne kadar fazla olursa sizde o kadar poz durumunda kalacaksınız. Bu esnada fotoğrafın doğallığı da bozulabilmektedir. Bu nedenle deklanşör gecikme süresi 2 saniyeyi geçmeyen makineler iyi bir tercih olacaktır.
7- Piller ve hafıza ünitesi fotoğrafın kalitesiyle hiçbir ilgisi olmamasına rağmen kullanım açısından önemlidir. Bir fotoğraf makinesinin pil süresinin uzun olması iyi bir özellik olacaktır. Fotoğraf makinesi alırken en son dikkat edilebilecek özelliklerden biridir. Fotoğraf makinesinin şarj edilebilir kalem pille çalışabiliyor olması avantajınızadır. Piller bittiğinde normal kalem pil alıp devam etme imkanınız olur.
Fotoğraf makinesi ile birlikte gelen hafıza ürününün boyutu da önemlidir. Ne kadar hafıza o kadar fotoğraf kaydı demektir. Bu nedenle yüksek hafızalar avantajlıdır. Ayrıca makinenin bilgisayar bağlantısı için USB çıkışının olması olmazsa olmaz bir başka özelliktir.